Değerli Meslektaşlar; İSMMMO kurulalı otuz yıl oldu.Bu süreçte mesleğimiz ve meslektaşımız hep kaybeden olmuştur. Yönetim sorumluluğunu üstlenenler süreci iyi yönetememişler ve kazandığımız küçük şeylere karşılık büyük kayıplara sebep olmuşlardır.
ÇÖZÜM BEKLEYEN SORUNLAR
Otuz yıllık süreçte; -Tahsilat sorunumuz çözülemedi - Haksız rekabet devam ediyor -KDV tahsilat esasına bağlanamadı -KDV oranımız hala %18 -Angaryalar artarak devam ediyor -Mali tatil gerçek bir tatil değil -Mücbir sebep yasası çıkarılamadı -Yabancı denetim tekellerinin haksız rekabeti engellenemedi -YMM/SMMM hak dağılımı adil hale getirilemedi -Alanımızdaki resmi kurumların ücretsiz memuru haline getirildik -Hala sosyal tesislere sahip değiliz -Avukatların yasa ile sahip olduğu Yardımlaşma Sandığı kurulamadı -Bağımsız Denetime meslektaş lehine uygulanabilir bir çözüm sağlanamadı -Bağımlı çalışanlar kendi kaderleri ile baş başa bırakıldı
YÖNETENLERİN TAVRI
Bu sorunlar ortada dururken otuz yıldır bizi yönetenler ise; -Hak ettiğimiz itibarı sağlayamadılar -Bina yapmakla övündüler -Eğitimleri amacından saptırıp Şov’a dönüştürdüler -Yüksek huzur hakları almaya devam ettiler. Oda’yı geçim kapısı yaptılar -Şeffaf olmaktan ve hesap vermekten kaçındılar -Odamızın imkanlarını kullanarak her defa yeniden Seçilmenin ve koltuklarını korumanın hesaplarını yaptılar -Başarısızlıklarını örtemeyince üyelere karşı tehdit ve hakarete yöneldiler
DEĞERLERİMİZİ ÇARPITIYORLAR
Kimisi “yüz yıldır memleket sevdası”ndan dem vuruyor, kimisi “onuncu yıl marşı” çalıyor. Memleket sevdası samimiyet ister. Gerçek manada memleket sevdalısı olanlar Atatürk ilkelerini savunur ve bu doğrultuda aktif mücadele verir. Emperyalizme cepheden karşı çıkar, Üreten ve Birleşen Türkiye için meslek odalarının işlevi ile bağdaşan politikalar üretir. Onuncu yıl marşı’nın hakkını vermek için de aynı şeyleri yapmak gerekir. Buralarda elini taşın altına koymayanların memleket sevdası’ından dem vurmaları, marş çalmaları bir çarpıtmadan ibarettir. Oy avcılığıdır.
BİRLEŞİK CEPHE ÇALIŞMALARI
Yukarıda arz ettiğimiz olumsuz gidişe son vermek için BİRLEŞİK BİR CEPHE’ye ihtiyaç olduğunu tespit eden ve daima ilkeli birliklerden yana olan grubumuz Ekim 2018 ayında muhalefet gruplarına ittifak çağrısı yaptı. Yaptığımız çağrı Bağımsız Mali Müşavirler Grubu tarafından hiçbir gerekçe gösterilmeden reddedildi. Diğer gruplarla Mart 2019 sonuna kadar yapılan görüşmelerde maalesef olumlu bir sonuca varılamadı. Çağrı yapan grup olarak görüşmeler sürecinde hep yapıcı olduk ancak muhataplarımızdan aynı yaklaşımı göremedik. TMB olarak ortaya çıkan bu tablo’nun sorumlusu biz değiliz. Sorumluluğumuzu yerine getirmiş olmanın huzuru içindeyiz. AYNI SUDA DAHA KAÇ KERE YIKANACAKSINIZ Değerli Meslektaşlar,
Gözlerini koltuk hırsı bürüyenlerle, rantçı anlayışlarla yola devam edilmesi halinde varılacak bir menzil yoktur. Yönetim anlayışları ve programları aynı olan ancak kendilerini farklı diye lanse edenlerle meslek adına çözümler üretmenin de imkanı bulunmamaktadır. Böyle gitmez! Sorunlarımızın çözümü için ranttan uzak, müzakereci ve mücadeleci bir yönetim anlayışına ihtiyaç vardır. Bu anlayışı temsil eden yegane kuvvet TMB-TÜRKİYE MALİ MÜŞAVİRLER BİRLİĞİ’dir. Odamızı sizlerle birlikte yönetmek adına 11/12 Mayıs 2019’da yapılacak seçimlerde desteğinizi talep ediyoruz. Otuz yıldır koltuklara yapışıp hala daha koltuk peşinde koşanlara bu fırsatı vermeyin. Bu seçimlerde cesur davranarak oy’larınızın üzerindeki ipoteği kaldırın! Hak ettiğiniz itibarı kazanmak ve meslek onurunu korumak için Türkiye Mali Müşavirler Birliği (TMB)’ne oy verin.
Saygılarımızla
TMB-TÜRKİYE MALİ MÜŞAVİRLER BİRLİĞİ
Yürütme Kurulu
Oktay Yeşilyurt Belma Sabuncu